İyi Parti ve HeDeP'in kendi adayları ile seçime gireceğini açıklamasının ardından CHP'nin işi daha da zorlaştı. Çiçeği burnunda Genel Başkan Özgür Özel yerel seçimlerde bir önceki seçimlerden daha geride kalmamak adına ince eleyip sık dokumalı. Birinci hedefi elinde bulundurduğu belediyeleri rakiplerine kaptırmamak, ikinci hedefi ise rakiplerinin önüne geçmek olmalı. İkinci şık ittifak olmadığı için biraz zor ama ilk hedefini gerçekleştirmek için çıkaracağı adaylar çok önemli. Burada tabi Kılıçdaroğlu taraftarlarının da partiye küstürülmemesi ve alanda çalışmaya ikna edilmesi konusu başlı başına bir sorun CHP için.
Türkiye’de en çok çekişmeye sahne olacak, sonucu merak edilen iki il İstanbul ve Ankara, bu iki ili de Antalya ve Adana takip ediyor.
Özgür Özel’in geçtiğimiz gün Zeydan Karalar ile görüştüğünü Zeydan Başkan’ın paylaşımıyla öğrendik. Böylece Adana’ya ayrı bir önem verdiğini de görmüş olduk. Fotoğrafta dikkatimi çeken ilk şey Özgür Özel’in makam koltuğu yerine Karalar ile karşı karşıya oturmasıydı. Hem Grup Başkan Vekili olduğu dönemde Zeydan Karalar’ın bacak bacak üstüne atıp oturarak; 'Patron benim' mesajı verdiği ve kendi sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımı hem de Genel Başkan seçildiği Kurultay'da "Zeydan Abi! Gel, sustur şunları gözünü seveyim" diyerek yaşadığı problemin kaynağı olarak Adana Büyükşehir Belediyesi'nin elemanlarını göstermesini düşünürsek Özgür Özel büyük bir nezaket göstermiş. Büyük adamlara büyük işler yapmak yakışır tabi ama bir Genel Başkan için yapabileceği en büyük iş partisini iktidara taşımaktır. Hatır-gönül işiyle, ahbap-çavuş ilişkisi ile atılacak her adım en çok CHP’ye zarar verecektir. O yüzden Özgür Özel’in Zeydan Başkan ile görüşmesinin ardından verdiği fotoğraf çok önemli. Ben bu fotoğrafı şöyle yorumluyorum; Özel kibar bir insan. İnceden bir mesaj da vermiş. Yaptıklarını unuttum demeye çalışmış. Her şeye rağmen siyaseti iyi bilenler şu cümleyi de çok iyi bilirler; İntikam soğuk yenen bir yemektir. Son tahlilde Zeydan Karalar; "Aday adayı değil, adayım" dese de ben geçtiğimiz haftalarda yazdığım gibi hala Zeydan Karalar’ın 2024 Yerel Seçimlerinde Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı için yeniden aday gösterilmeyeceğini düşünüyorum. O zaman Zeydan Başkan ne yapar, mesela İyi Parti’nin adayı olur mu o konuya da sonra değineceğim. Böyle yazdım diye birileri şeytanın avukatlığını yaptığımı düşünmesin. Karalar da kurt bir siyasetçidir ve "Ben kazanamıyorsam başkasına da kazandırmam" diyebilir.
CHP’de Büyükşehir adayının kim olacağı konusunda daha önce bir yorum yapmış ve Ayhan Barut’un en güçlü aday olduğunu yazmıştım. Seçim yaklaştıkça, bazı şeyler daha çok belirginleştikçe elbette bu köşeden sizlere o bilgileri de aktarırım ama bugün yazacağım konunun tamamında Adana Büyükşehir’i ve Zeydan Başkan’ı yazmak istemiyorum.
Çünkü Adana’da Büyükşehir gibi iki önemli ilçe daha var. Başta da belirttiğim gibi daha önce ittifak yaptığı partilerin bu seçimde rakip olduğunu da düşünürsek bu iki ilçe çok daha büyük önem arz ediyor. Bu ilçelerden birisi Yüreğir, diğeri de Ceyhan…
Geçtiğimiz dönem Yüreğir’den Belediye Başkan Adayı olan Kamuran Karaca oy sayımı sürecinde bir öne geçti bir geriye düştü. Bir ara herkes Yüreğir’in yeni başkanının Kamuran Karaca olduğunu söylemeye başlamıştı ancak tartışmalar, yeniden sayımlar, ikili görüşmeler ve gizli anlaşmalar yapıldığına dair dedikodular vs. derken birden Kamuran Karaca’nın yaklaşık 4 bin oy farkla seçimi kaybettiği açıklandı.
Bence en az seçimler kadar trajik olan Karaca’nın seçimden sonra da adeta kızağa çekilmesi ve gözden de gönülden de ırak bir pozisyona getirilerek siyaseten elini zayıflatmaları oldu. Benim daha da üzüldüğüm Kamuran Bey’in de bütün bu yaşananları sessizce kabul etmiş olmasıydı.
Karaca, 'Yarım kalan hikâyenin tamamlanması' için geçtiğimiz gün Yüreğir Belediye Başkanlığı’na aday adaylığı başvurusunu yaptı. Hikâyesini tamama erdirebilir mi erdiremez mi görmek için Karaca’nın Yüreğir’e bir kez daha aday olması gerekir.
Kamuran Karaca gibi CHP’nin vefa borcu olduğu bir diğer isim de Adana Tabip Odası Başkanlığı'ndan Ceyhan Belediye Başkan aday adaylığı için istifa eden Selahattin Menteş. Menteş için anlaşılıyor ki ata yurdu Ceyhan bir sevda. Geçtiğimiz dönem de Ceyhan’dan aday adayı olmuş ancak aday gösterilmemişti. Partisine küsmedi. Kimseye kırılmadı. Vatandaş ile de bürokrasi ile de diğer partilerden siyasetçiler ile de çok iyi ilişkiler kurdu. Hep bir adım önde yürüdü. Klasik bir siyasetçi profili yok Selahattin Menteş’te. O yüzden halkın her kesiminden teveccüh gören bir isim.
Samimi bir şekilde mesleğini icra ederken, seçimden seçime boy gösteren makam sevdalılarından değil. Dediğim gibi herkesle bağ kurabiliyor. Aday gösterilmediğinde küsmüyor ve çalışmalarını sürdürüyor. Dik duruyor ama kimseye diklenmiyor. Son yıllarda üzerinden kara bulutların hiç eksilmediği Ceyhan için büyük bir umut ışığı olabilir Menteş. Aday gösterilmesi halinde CHP ittifak olmadan seçime girse bile ipi göğüsleyebilecek bir isim olduğunu düşünüyorum Selahattin Menteş’in.
Bütün bu düşündüklerimden öte CHP’nin Kamuran Karaca ve Selahattin Menteş’e bir vefa borcu olduğunu ve önümüzdeki seçimlerin bu borcu ödemek için çok önemli bir fırsat olduğunu düşünüyorum.