CEMRE BAYRAK
Öğretmenim, öğrencileriniz, velileriniz ve eğitim camiası sizleri çok iyi tanıyor ama gazetemizin okurları için öncelikler kendinizi tanıtabilir misiniz?
1937 yılında Kayseri’de dünyaya geldim. İlk ve orta öğretim hayatımı Kayseri’de tamamladım. 1953 senesinde Öğretmen Okulu’nu kazandım ve Konya Kız Öğretmen Okulu’nda 3 yıl parasız yatılı eğitim gördüm. Mezun olduktan sonra ise kendi okulum olan Kayseri Sümer İlköğretim Okulu’nda eğitim vermeye başladım. Malatya, Muş, Niğde, Eskişehir ve Adana gibi illerde öğretmenlik yaptıktan sonra1982 yılında emekli oldum. Sonrasında ise kolej sınavlarına hazırlık kitaplarına soru yazmaya ve ücret karşılığı özel ders vermeye başladım. 1985 senesinde kararnameler ‘dershane’ adı altında çalışmayı yasal kıldığında ise Adana’da ‘Süheyla Tokyay Dershanesi’nde öğrencilerime eğitim vermeye başladım.
Şu anda oğlunuz ve torunlarınızla beraber çalışıyorsunuz. Bu size nasıl hissettiriyor?
Torunum Şimal Tokyay İngilizce öğretmenimiz, benim ile aynı ismi taşıyan torunum Süheyla Tokyay ise rehber öğretmenimiz. Bu bana çok güvende hissettiriyor. Benim şimdiki yaşam koşullarına intibakım zor. Sizlerin anlayışınız, zevk aldığınız şeyler bana biraz ters geliyor. Bizim eğitim kurallarımız farklıydı, görgü kurallarımız farklıydı, öğrencilerimize bakış açımız farklıydı.
Peki sizin için önemli olan ne? Daha doğrusu sizin öğrencilerinizden beklentileriniz neler?
Benim için önemli olan, öğrencilerimin hayata karşı hazırlıklı olması, kendi ayakları üzerinde durabilmesi, sevgili, saygılı çevreye uyum sağlayabilen birer fert olmaları. Ben öğrencim Fen Lisesi’nde okusun, bilim adamı olsun vesaire ben öğrencilerimin insan gibi insan olmasını istiyorum. Herkes muhteşem mevkiler elde edemez ama elde ettiklerinin zevkine varıp çok güzel bir hayat yaşayabilir.
Bugün Cumhuriyet’imizin 100.yılı ve siz 68 yıldır mesleğinize hayat adadınız… Bu serüven nasıl başladı?
Ben Cumhuriyet çocuğuyum, Atatürk ile aynı havayı teneffüs etmişim. Atatürk öldüğünde ben 1 yaşındaydım. Ben, 1950 yılında ilk okulu bitirdim, benim bütün hedefim öğretmen olmaktı. Üstelik öğretmenliğin tam olarak ne demek olduğunu bilmediğim yaşlardan itibaren başladı bende ki bu öğretmen olma isteği. Köy Enstitüsü’nde okumayı çok istiyordum dönemin şartlarında okuyamadım, Ortaöğretime devam ettim. Okul müdürü olan aile dostumuz Naci İnan vardı. O beni Öğretmen Okulu sınavına müracaat ettirdi, evraklarımı falan kendi hazırladı. Annemle babamın sınava girdiğimden haberi yok. Bir gece Atatürk’ü rüyamda gördüm. Sabah kahvaltıda babama rüyamı anlattım. Babam da ‘hayırdır inşallah kızım, sana devlet kapısından bir evrak gelecek’ dedi. Bu olaydan üç ya da dört gün sonra benim kazandığımın haberi geldi. O tarihte değil kızı başka vilayete göndermek, okutmak bile büyük cesaret isterdi. Anadolu’da Atatürk’ün devrimleriyle yeni yeni olan şeylerdi bunlar. Benim dedem Osmanlı döneminde medrese öğretmeniydi. Bu sebeple de ailemin eğitime bakış açısı da farklıydı. Ailemde kimseyi dinlemedi tabi. Ben yazılı sınavı kazanmıştım… Biz kalktık Konya’ya Öğretmen Okulu’na gittik orada üç yıl eğitim gördüm ve beni devlet okuttu. Ve bize verilen eğitim şuydu; ‘Siz mumsunuz, eriyeceksiniz ama etrafınızı aydınlatacaksınız’
Mezun olduğumda ise geçmişteki öğretmenlerim artık meslektaşlarımdı, bu beni mesleki anlamda çok geliştirdi. Biz öğretmenliğin çok saygın olduğu dönemlerde öğretmenlik yaptık. Şimdiki çocuklar korkmuyor, çekinmiyor, utanmıyor çocuklar hiçbir şeyi bilmiyorlar. Sırf onlar için para harcamak. Var mı böyle bir dünya? Çocuk bütün duyguları yaşamalı ama şunu unutmamalıyız ki; ‘eğitim, sevgi ile başlar’
SÜHEYLA TOKYAY KOLEJİNDE CUMHURİYET COŞKUSU!
Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılı yurt genelinde olduğu gibi Adana’da coşkuyla kutlandı. 1985 yılından beri Türkiye’nin yarınlarına aydınlık gençler yetiştiren Süheyla Tokyay Koleji’nde de Cumhuriyet’imizin 100. yılı coşku, sevinç ve gözyaşları içinde kutlandı. Okul bahçesinde gerçekleşen törende tüm çocuklar gösteri yaptı.
Bayrak Operasyonu
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere silah arkadaşları ve şehitler adına bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal marşının okunmasıyla başlanan törene ‘Bayrak Operasyonu’ damga vurdu.
Şair Arif Nihat Asya’nın tüyleri diken diken eden ‘Bayrak’ şiirini okulun balkonundan seslendiren öğrenciler, şiir bitiminde dev bayrağı açınca törende bulunan herkesi kendilerine hayran bıraktılar.
Öğretmenlerini ağlattılar!
Türkiye Cumhuriyeti’nin hangi şartlar altında kurulduğunu oynadıkları piyesle anlatmaya çalışan Süheyla Tokyay 7-E öğrencileri, törende bulunan herkesi göz yaşına boğdu.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurtuluşu için gücünü, zekasını, çalışkanlığını tüm dünyaya ispatlamış Türk kadınlarının canlandırıldığı oyunda herkesin tüyleri diken diken oldu. Halide Edip Adıvar, Sabiha Gökçen, Adanalı Rahmiye Hanım, Semiha Es, Safiye Ali, Afife Jale, Sabire Aydemir, Süreyya Ağaoglu gibi birçok Türk kadınımızın canlandırıldığı piyeste Süheyla Tokyay’ı canlandıran 7- E sınıfı öğrencisi Naz Bahadır, oyun sırasında “Ben Süheyla Tokyay, 1937 Adına türküler yakılan bir Anadolu köyünde dünyaya geldim. Cumhuriyet’in bana sağladığı imkanlar sayesinde okudum. Öğretmen Okulu sınavını kazandığım o günü unutamıyorum. Haberin postayla geleceği gün rüyamda Atatürk’ü görmüştüm, gelip başımı okşadı. Öğretmen okulunu ücretsiz yatılı okudum. Devletime olan borcumu ömrüm boyunca milletime emek vererek ödemeye çalıştım. Ben Süheyla Tokyay, Türkiye’de özel ders vererek vergi mükellefi olan ilk insan benim. Cumhuriyet tarihinde en uzun süre aktif görev yapan benim. Hem erkekler hem de kadınlar içerisinde birçok konu da ilkleri başaran, elde ettiği her şeye kendi emeğiyle, kendi tırnaklarıyla kazıyarak ulaşan benim. Ülkemize ve dünyaya on binlerce pırlanta gibi evlat yetiştiren benim. Ben 1930 yıllarında ‘Gesi Bağlarında’ doğan bir kız çocuğuyum. Büyüyüp ülkemi kalkındırabildiysem ülkemde beni kalkındırdığı içindir. Ben Süheyla Tokyay, benim hayat hikayem cumhuriyetin ta kendisi, Ben Cumhuriyetim, Cumhuriyet benim!” sözleriyle öğretmen Süheyla Tokyay’ı duygulandırdı.
Yetenekli ‘Cumhuriyet Çocukları’
Kendi ayakları üzerinde durabilen, sevgili, saygılı, sorumluklarının bilincinde çocuklar yetiştirmeyi hedef edinen Süheyla Tokyay Koleji’nde, çocuklar kullandıkları enstrümanlarıyla göz doldurdu.
Herkes İçin Cumhuriyet!
Süheyla Tokyay Koleji 5-B sınıfı öğrencileri, “Cumhuriyet toplumun her kesimini kucaklamaktır. İşitme engeli olan hiç kimse Cumhuriyet coşkumuzdan mahrum kalmamalı" diyerek ‘Cumhuriyet Demek’ şarkısını işaret dili ile tercüme ederek sergiledi.
Fotoğraf : Umut Çakıtlıoğlu