SONER KAN
İller Bankası’nın yerel yönetimlere genel bütçeden pay aktardığı gibi Milli Eğitim Bakanlığı’nın da okullara; öğrenci, öğretmen ve idareci sayısıyla eğitim kurumunun genel durumuna göre bütçe aktarması gerektiğini savunan, Eğitim-Bir-Sen Adana Şube Başkanı Mehmet Sezer, “Biz buna ‘Belediye Modeli’ diyoruz. Bu model, hayata geçirilmesi halinde okullarda yaşanan tartışmaların da önüne geçilecek. İlk kez 2022-2023 Eğitim-Öğretim Yılı’nda Bakanlık, temel eğitimdeki okullara bütçe aktarıldı. Bu önemli bir adım ve kazanım. İnanıyorum ki bu uygulama yasal bir çerçeve altına alındığında eğitim çalışanlarımız daha rahat bir nefes alacak” dedi.
‘İLLER BANKASI’ ÖRNEĞİ
İller Bankası’nın, her belediyenin nüfusu ve gelişmişlik düzeyine göre genel bütçeden pay aktardığını hatırlatan Mehmet Sezer, bu ödenekle de yerel yönetimlerin hem çalışanlarının maaşlarını ödediğini, hem de yatırımlarının önemli bir bölümünü karşıladığı gibi çeşitli çalışmalar gerçekleştirdiğini anlattı. Sezer, “Tıpkı İller Bankası’nın belediyelere ayırdığı bütçe gibi Milli Eğitim Bakanlığı da okullara bütçe vermesi gerektiğini savunuyoruz” dedi.
İYİ BİR PLANLAMA YAPILMALI
Her okulun, öğrenci, öğretmen ve idareci sayısı baz alınıp, eğitim kurumunun konumunun da dikkate alınıp bütçe çalışması yapılması gerektiğini savunan Sezer, “Adana’da en merkezdeki bir okulla, en ücra köşedeki bir köy okuluna aynı bütçe verilmemeli. Yani okulun bulunduğu çevre şartları da dikkate alınarak, bütçe planlaması yapılmalı. Mesela merkezdeki bir okulun özel güvenlik görevlisine ihtiyaç var ama köy okulunda bunu ihtiyaç yok” diye konuştu.
HER OKULUN İHTİYACI FARKLI
Bugün sadece Adana genelinde 231 anaokulu, 523 ilkokul, 358 ortaokul, 290 lise ve 39 da özel olmak üzere toplam bin 441 eğitim kurumu olduğu bilgisini de veren Sezer, “Her okulun ihtiyaçları farklı. Bu nedenle bütçeden pay aktarılırken, kapsamlı bir fizibilite çalışması yapılıp, her okulun ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde pay verilmeli. Bir standart belirlenip de tüm eğitim kurumları aynı kefeye konulmamalı” ifadesini kullandı.
‘BAĞIŞ’ TOPLANMAYACAK
‘Belediye modeli’ tekliflerinin hayata geçirilmesi halinde; kayıt dönemlerinde okullarda yaşanan tartışmaların da önüne geçileceğine inandıklarını dile getiren Sezer, “Bir öğrenci okula kaydolacağı zaman; idareciler tarafından bağış adı altında yardımlar toplanmaktaydı. Bu bağışlar, okullarımızın ihtiyaçlarını gidermede kullanılıyor ve böylece çocuklarımız daha güzel şartlarda eğitim alabiliyorlardı. Biz, bunun yanlış olduğunu savunuyoruz” diye konuştu.
TEK GÖREV ‘EĞİTİM’ OLMALI
Mehmet Sezer “Zira okul idarecileri ve öğretmenlerimizin aslî işinin eğitim ile uğraşmak olduğunu ve okullara para bulmanın eğitim çalışanlarımızın işi olmadığını ifade ediyorduk. Dikkat ettiyseniz; 2022-2023 Eğitim-Öğretim Dönemi’nden bu yana medyada kayıt parası tartışmasına dair haberler çok fazla yer almadı. Çünkü okullarımızın ihtiyaçları kendilerine ayrılan bütçelerle giderilmiş oldu” ifadesini kullandı.
İLK KEZ PARA AKTARILDI
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından, 2022-2023 Eğitim-Öğretim Dönemi’nde ilk kez temel eğitimdeki okulların tamamının hesabına bütçeden para aktarıldığını hatırlatan Sezer, “Bu bütçelerin yeterli olup olmaması hususu, başka bir tartışmanın konusu olmakla beraber bizler, bu durumun çok önemli bir adım ve mühim bir kazanım olduğunu düşünmekteyiz. İnanıyorum ki bu uygulama yasal bir çerçeve altına alındığında eğitim çalışanlarımız daha rahat bir nefes alacak” yorumunu yaptı.
YASAL BİR ZEMİNE OTURMALI
Sezer, açıklamasını da şöyle sürdürdü; “Okullara bütçe gönderilmesine onay veren başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere; bu konuda katkı sunan herkese bir kez daha teşekkür ediyorum. İnancımız ve beklentimiz odur ki, bir sonraki aşama olarak bu husus yasal bir zemine de oturtulur ve bugüne kadar yaşanan tartışmalar son bulur. Büyük kazanımlar, büyük ve zorlu mücadelelerin ardından gerçekleşir. ‘Belediye Modeli’ dediğimiz bütçe uygulaması da böyle bir kazanımdır.”
