Çevresel etkilerin giderek daha fazla hissedildiği, enerji tüketiminin ve sera gazı salınımının yüksek olduğu bu dönemde, mimarlık dünyası, hem ekolojik dengeyi koruyacak hem de yaşam kalitesini artıracak çözümler arayışına girdi. Mimar Mert Can Uçar Çukurova Metropol Gazetesi muhabiri Beril Ant ile yaptığı görüşmede, sürdürülebilir mimarinin zorlukları ve potansiyel faydaları üzerine dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Uçar, sürdürülebilir mimarinin sadece çevreye duyarlı olmakla kalmayıp, aynı zamanda ekonomik ve sosyal açıdan da önemli kazançlar sunduğunu vurguladı.
"Paris İklim Anlaşması ile Tam Anlamıyla Hayatımıza Girdi"
Mimar Uçar, sürdürülebilir mimarinin ülkemizdeki gelişim sürecine dikkat çekerken, "Sürdürülebilir mimari kavramı, ülkemizde ve dünyada Paris İklim Anlaşması ile tam anlamıyla hayatımıza girdi," ifadelerini kullandı. Uçar, 175 ülkenin imza attığı bu anlaşmanın, iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir adım olduğunu vurgulayarak devam etti: "Bu anlaşma ile birlikte, yönetmeliklerimizde ciddi revizeler yapıldı ve sürdürülebilirlik kriterleri daha fazla ön plana çıktı. Türkiye de bu süreçte kendi mimari standartlarını güncelledi ve uygulamalara geçiş yaptı."
Yüksek Başlangıç Maliyeti, Uzun Vadede Ekonomik Kazanç
Uçar, sürdürülebilir mimari uygulamalarının karşılaştığı en büyük zorluklardan birinin maliyet olduğunu belirtti; "Sürdürülebilir binalar, genellikle daha maliyetli olabilir. Enerji verimli sistemler, yeşil sertifikalı malzemeler ve sürdürülebilir çözümler, başlangıçta daha yüksek yatırımlar gerektiriyor. Bu, projelerin ilk aşamalarında maliyetlerin artmasına yol açabiliyor."
Ancak Uçar, sürdürülebilir projelerin uzun vadede sağladığı faydalara da dikkat çekti: "Bu çözümler başlangıçta yüksek maliyetli olsa da, uzun vadede enerji tasarrufu ve düşük işletme maliyetleri gibi ekonomik avantajlar sunuyor. Yani sürdürülebilir mimari, kısa vadede pahalı gibi görünse de, zamanla kendini amorti ediyor ve yatırımcılara önemli ekonomik kazançlar sağlıyor."
Tedarik Sorunları ve Teknik Gereksinimler
Mimar Uçar, sürdürülebilir mimaride kullanılan malzemelerin ve teknolojilerin tedarik edilmesinde yaşanan zorluklara da değindi; "Sürdürülebilir malzemeler ve teknolojik çözümler her zaman kolayca temin edilemiyor. Özellikle yerel tedarik zincirlerinde aksaklıklar yaşanabiliyor ve bu da projelerin planlanan sürede tamamlanmasını zorlaştırabiliyor. Ayrıca, bu çözümler genellikle daha teknik bilgi ve uzmanlık gerektiriyor, bu yüzden deneyimli bir ekip gerekliliği ortaya çıkıyor."
Sosyal Algılar ve Geleneksel Yapılar
Bir başka zorluk ise insanların genellikle geleneksel binaları tercih etmeleridir. Uçar, "İnsanlar, alışık oldukları geleneksel binaları ve yaşam tarzlarını tercih ediyorlar. Sürdürülebilir tasarımlar ise bazen kullanıcılar tarafından kabul edilmeyebiliyor. Bu nedenle, sürdürülebilir mimari anlayışını yerleştirmek için toplumsal algıları değiştirmek çok önemli. Eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarına ihtiyaç var," dedi.
"Enerji Verimliliği, Binaların Geleceği İçin Kritik"
Enerji verimliliği, sürdürülebilir mimarinin en önemli unsurlarından biri olarak öne çıkıyor. Mert Can Uçar, enerji verimliliğinin hem çevresel hem de ekonomik etkilerine dikkat çekerek; "Binaların enerji verimliliği, doğrudan enerji tüketimini ve sera gazı emisyonlarını azaltır. Pasif tasarım stratejileri, doğal havalandırma, güneş ışığından yararlanma gibi çözümler, binaların sürdürülebilirliğini artırır. Aynı zamanda, yenilenebilir enerji sistemleri gibi çözümler de binaların çevreye olan etkisini büyük ölçüde azaltır."
Uçar, enerji verimliliği çözümlerinin sadece çevreye faydalı olmadığını, aynı zamanda ekonomik açıdan da önemli kazançlar sağladığını vurguladı: "Enerji verimliliği, işletme maliyetlerini de önemli ölçüde azaltır. Yani, binalar sadece çevresel açıdan daha sürdürülebilir değil, aynı zamanda ekonomik olarak da daha verimli hale gelir."
Sağlıklı ve Verimli Yaşam Alanları
Sürdürülebilir binalarda kullanılan malzemeler de büyük önem taşıyor. Uçar, çevre dostu malzemelerin hem ekolojik faydalar sunduğuna hem de yaşam kalitesini artırdığının üzerinde durdu: "Kullanılan malzemelerin çevresel etkileri, sürdürülebilir mimarlığın kritik bir parçasıdır. Yenilenebilir kaynaklardan elde edilen, düşük karbon ayak izine sahip ve geri dönüştürülebilir malzemeler tercih edilmelidir. Bu tür malzemeler, hem çevreyi korur hem de iç mekan havasını iyileştirir."
Ayrıca, yerel kaynaklardan temin edilen malzemelerin, taşıma mesafelerini kısaltarak karbon ayak izini azalttığını belirterek: "Yerel malzeme kullanımı, tedarik zincirinin daha kısa olmasını sağlar ve bunun sonucunda karbon emisyonları azalır. Bu da binaların sürdürülebilirliğini artıran önemli bir faktördür." İfadelerini kullandı.
Yüksek Maliyetler, Büyük Faydalar
Sürdürülebilir çözümlerin başlangıç maliyetlerinin yüksek olabileceğini ancak uzun vadede büyük kazançlar sunduğunu söyleyen Uçar, şu şekilde devam etti; "Kısa vadede yüksek maliyetler, sürdürülebilir malzeme ve enerji çözümlerinin dezavantajı olabilir. Ancak, uzun vadede hem çevresel hem de ekonomik açıdan büyük faydalar sağlıyor. Bu yüzden yatırımcılar ve kullanıcılar, projelerin uzun vadeli yararlarını göz önünde bulundurarak daha bilinçli kararlar almalıdır."
Daha Sağlıklı, Daha Verimli, Daha Ekonomik Yaşam Alanları
Sürdürülebilir mimari, sadece çevreyi korumakla kalmaz, aynı zamanda daha sağlıklı, verimli ve ekonomik yaşam alanları yaratır. Mert Can Uçar, "Sürdürülebilir mimari projelerinde enerji verimliliği, çevre dostu malzeme seçimleri ve doğru tasarım stratejileri, binaların sürdürülebilirliğini sağlamanın temel unsurlarıdır. Bu unsurların bir arada düşünülmesi, çevreyi korurken daha verimli ve sağlıklı yaşam alanları yaratılmasına olanak sağlar," diyerek sürdürülebilir mimarinin önemini bir kez daha vurguladı.