Genç Yaşlı Demeden Ağrılarla Yaşıyoruz

Eskiden adale ağrıları sadece yaşı çok büyük ya da gerçekten yaşlı popülasyonunda görülürdü. Genç jenerasyon ağrı sızı hastalık bilmezdi. Şimdi durum acayip bir şekilde sanki tersine dönmüş gibi. Genç insanların birçoğu ciddi hastalıklarla uğraşıyor. En hafif görülen ağrılar bile zamanla ciddi problemlere yol açabiliyor. Peki neden böyle oldu?

Ben neden olduğunu size söyleyeyim. Çağımız dijitale dönünce her şeyi oturduğumuz yerden telefonlarla tabletlerle halledince hareket denen şey hayatımızdan çıktı. Neredeyse hiç hareket etmez olduk. İnternet çağı daha da ileri gidip bu getir götür firmalarını da çıkardı. Eskiden hiç değilse bir markete gidelim şunu bunu alırız hem de hareket etmiş oluruz cümleleri bile tarihe karıştı. Her şeyi kapıdan almaya başladık her şey ayağımıza geliyor hem de tek bir tuşla.

Ben bu durumu başından beri sağlıklı bulmuyorum. Hareketsiz yaşamla birlikte sağlığımız bozuldu. Oturarak masa başında daha fazla zaman geçirdiğimiz için sırt ve boyun ağrılarımız daha da arttı. Bunun devamıyla birlikte başka başka rahatsızlıklarda çıktı. Gözlerimiz gün geçtikçe daha çok bozuluyor. Ayrıca bilmem fark ettiniz mi kitap eskisi kadar okunmadığı için insanlar bir konuyu tartışıp konuşamaz oldu.

Tartışma bilmeyenler de kavgayla işi sonuçlandırmaya kadar vardırdılar bu durumu. Zaman git gide bizi tembelleştirdi. Dijitalin ve internet çağının nimetlerinden yararlanırken kendimizi unuttuk komşularımızı unuttuk eşi dostu muhabbeti unuttuk. Evde dahi birbirimizle sohbet ettiğimiz zamanlar azaldı hatta bitti. Herkes bir otomatik pilota bağlamış davranışlarını ve alışkanlıklarını.

Spora ihtiyacımız var. Dans etmeye ihtiyacımız var. Sanata dair güzel hobiler edinmeye ihtiyacımız var. Hem hareketli yaşama hem de daha güzel aksiyon alacağımız sohbetlere katılmaya ihtiyacımız var. Bu sayede genç yaşlı herkes daha ağrısız daha sağlıklı ve daha kaliteli bir yaşam sürecektir.

Sağlıcakla kalın. Sanatla kalın

Haftaya görüşmek üzere..