Yapılan açıklama, Genel-İş 1 No’lu Şube Başkanı Ersoy Kalik tarafından okundu. Açıklamada, Çalışkan ve Göksoy’un gözaltına alınmasının hukuksuz olduğu ve temel hak ve özgürlüklerin hiçe sayıldığı belirtildi. Gece yarısı ev baskınlarıyla yapılan gözaltıların, adresleri belli olan sendika liderlerine karşı gereksiz ve keyfi bir müdahale olduğu vurgulandı. DİSK Genel-İş, bu tür uygulamaların hiçbir hukuki gerekçeyle savunulamayacağını ve tamamen keyfi bir yaklaşım olduğunu ifade etti.
Basın açıklamasında, Remzi Çalışkan ve Kemal Göksoy’un, işçi sınıfı ve emek mücadelesinde uzun yıllardır önemli rol oynayan liderler olduğu belirtildi. Çalışkan’ın, geçmişteki siyasi baskılara karşı dimdik durarak bağımsız bir sendikacılık mücadelesini temsil ettiği, Göksoy’un ise Mersin’deki emek mücadelesinde ön saflarda yer aldığı ifade edildi. Sendika, her iki liderin gözaltına alınmasının sadece onları değil, aynı zamanda tüm emek hareketini hedef alan bir saldırı olduğunu vurguladı.
DİSK Genel-İş Sendikası, üyelerinin ve kurullarının iradesiyle hareket eden bağımsız bir sendika olarak, hukuksuzluk karşısında mücadeleye devam edeceğini belirtti. Sendika, 200 bine yaklaşan üye sayısıyla, işçi sınıfının haklarını savunmaya ve emek mücadelesine katkı sunmaya kararlılıkla devam edeceğini ifade etti.
Açıklamanın sonunda, Genel-İş Sendikası, Remzi Çalışkan ve Kemal Göksoy’un derhal serbest bırakılmasını talep ederek, hiçbir baskının işçi sınıfının mücadelesini engelleyemeyeceğini belirtti. Sendika, bu saldırıların yalnızca mücadele azimlerini güçlendirdiğini ve emeğin, adaletin ve eşitliğin yanında olmaya devam edeceklerini ifade etti.