30’uncu Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin dördüncü gününde Nuri Bilge Ceylan’ın uzun metrajlı filmi ’Kuru Otlar Üstüne’ izleyiciyle buluştu. Dünya prömiyeri Cannes Film Festivali’nde gerçekleşen film, Türkiye’de ilk gösterimi Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde yapıldı. İzleyiciler, bir sinema salonunda gösterimi yapılan filme ilgi gösterdi.

Salonu dolduran seyirciler, gösterimin ardından kadrosunda Cannes’da ‘En İyi Kadın Oyuncu’ ödülünü kazanan Merve Dizdar, Deniz Celiloğlu, Musab Ekici gibi isimlerin olduğu filmi uzun süre alkışladı. Film sonrasında gerçekleştirilen söyleşiye gelenler ise kalabalık nedeniyle alana sığmadı. Bazı katılımcılar söyleşiyi dışarıdan takip etti.

“En çok para harcadığımız sahneleri filme koymadım”

Adana’nın çok değerli sanatçı çıkaran kentlerden biri olduğunu söyleyen yönetmen Ceylan, "Adana’da filmimin prömiyerini yapmak benim için mutlu verici bir şey. Benim için Adana çok özel bir yer. Bu filmimin başlaması tesadüflerle oldu. ‘Ahlat Ağacı’ filminin senaryosunu birlikte yaptığımız Akın Aksu’nun öğretmenliği kazanıp görev için doğuya gitmesi ile oldu. Akın görevdeyken tuttuğu günlükleri okumam için bana verdi. Başlangıçta film yapmayı düşünmemiştim ama sonra bir denesem mi diye içimde bir duygu geldi. Sonra ufak ufak çalışmaya başlayınca senaryo gelişti ve hazır duruma geldi" dedi.

Filmlerinin arasında en uzun film senaryosu olduğunu belirten Ceylan, “Filmlerimden ‘Kış Uykusu’nun senaryosu 163 sayfa, bu filmin senaryosu ise 250 sayfayı buldu. Senaryoyu dağıtmayı sevmiyorum. Bu büyük bir özgürlük. Çünkü yönetmen olarak senaryodaki her şeyi çekmek büyük bir masraf ama ben başka taraflardan kısıp, her şeyi çekmeye karar verdim. Çekimler bittiğinde 5 saatlik bir malzeme çıktı. Kurgu da atmak zorunda olduğumuz çok sahneler vardı. Mesela filmin sahnesi senaryoda farklıydı. Filmin en çok para harcadığımız sahneleri filme eklemedim. Kurguda bir dengeyi yakaladığında filmde ortaya çıkıyor” diye konuştu.

“Bu filmde oynamak inanılmaz bir histi”

Cannes film festivalinde ‘En İyi Kadın Oyuncu’ ödülünü alan oyuncu Merve Dizdar, "Nuri Bilge Ceylan’ın filminde oynamak inanılmaz bir his. Senaryoyu elinize alıp bu bir senaryo deyip geçemiyorsunuz. Bu senaryo bir felsefe ve roman gibi yazılmış. Nuri Bilge Ceylan, eşi Ebru Ceylan ve harika cast ekibi ile çalışma fırsatı bulduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Bu filmin herhangi bir yerinde olmak benim için önemli. Çünkü anlattığı hikaye herkese dokunuyor. Oynadığım için çok heyecanlı ve mutluyum.” ifadelerini kullandı.

“Karakteri okuduğumda kendimi çıplak hissettim”

Bazen oynadığım karakterin etkisine girip çıktığını ifade eden oyuncu Deniz Celiloğlu, "Nuri Bilge Ceylan’ın anı sinemasının karakterlerinde ve hikayelerinden her zaman etkilenmişimdir. İlk karakteri oynadığımı hayal ederken kendimi çıplak hissettiğim oldu. Bir karakterin içine girebilmeyi, onun gözünden bakmayı, o karakteri dışarı yansıtabilir miyim gibi kafamın içinde endişelerim ve korkularım oldu. Bu karakteri ilk okuduğumda bunu oynamak istediğimi hissettim. Hatta ilk okuduğumda ‘tamam bu benim’ dedim. Bu rolü almak istiyorum ama hocayı nasıl ikna edeceğimi düşünüyordum. Sonra rolü aldım” şeklinde konuştu.

“Film kendinizi sorgulama imkanı veriyor”

Filmin diğer başrollerinden birisi olan Musab Ekici ise "Oynadığım karakterin ruhani olarak varoluşçu bir sorguya çekmesi beni çok etkiliyor. Bulanıklık ve moral bozukluğuyla yola çıkarken filmin sonunda kendinize karşı dürüst oluyorsunuz. Film kendinizi sorgulama imkanı veriyor. Umarım filmden sonra kendinize dönüp sorgulama yapabilirsiniz." diye konuştu.

Kaynak: iha