Orhan Sümer, “Asgari ücret yüzde 34 oranında artırıldı. Zamlı ücret, çalışanların eline geçmeden dolar bazında eridi. Açıklandığında 11 bin 402 lirayla 482 dolar alabilen asgari ücretliler, bugün itibarıyla 44 dolar zararda. Her geçen gün de zarar etmeye devam ediyorlar. Normalde senede bir kez düzenenlenen ücretler artık iki kez düzenlenmek zorunda kalıyor. A’dan Z’ye her ürüne inanılmaz zamlar gelmeye başladı. Maaşlara yapılan düzenlemeler daha ele geçmeden raflardaki fiyatlara yansıyor. Saray iktidarının denediği tüm ekonomi modelleri ne yazık ki karşılık bulmuyor. Ezilen yine vatandaş oluyor” diye konuştu.
"Maaşlarda Vergi Dilimi Zulmü Son Bulmalı"
Sümer, “Ekonomi uzmanları defalarca dile getirdi. Seçim öncesi siyasi partiler vaad olarak açıkladılar. Ancak iş adım atmaya gelince Saray İktidarı düzenleme yapmaktan kaçınıyor. Çünkü iktidarın en önemli kaynağı vatandaştan gelen vergi. Son iki senede Türkiye’de kamu ve özel ayırımı olmaksızın vergi dilimi zulmü yaşanıyor. Çalışanların maaşları artmış gibi gözükürken bir sonraki ay vergi dilimi sınırı içerisine girerek maaşları kesilmeye başlıyor. Maaşlardaki bu vergi dilimi zulmune bir an önce son verilmelidir. Alım gücü zaten yok denecek kadar az olan vatandaşın maaşından yapılan kesintiler mutlaka düzenlenmelidir” İfadelerini kullandı.
"Vatandaş Bayramda Memleketine Gitmek İçin Kredi Çekti"
Orhan Sümer, “Bugün Türkiyede büyük bir ekonomik kriz yaşanıyor. Ancak Saray İktidarının kutuplara ayırdığı Türkiye’de bu krizi sadece orta ve alt sınıf gelire sahip vatandaşlar yaşıyor. Zengin daha zengin olurken maaşlı çalışan vatandaşlarımız her geçen gün fakirleşiyor. Bugün dört kişilik bir ailenin memleketine gidiş geliş otobüs bileti fiyatı 2.500 – 3.000 TL arası tutuyor. Millet bırakın kurban kesmeyi memleketine gidip aile büyükleriyle bayramlaşmak için kredi çekmek zorunda kalıyor. Bu ekonomik gidişin sonucunda vatandaşların her geçen gün borç sarmalına batmasına acilen çözüm bulunmalıdır” şeklinde konuştu.