Zeki Yılmaz’ın açılış konuşmasıyla başlayan etkinlik, Prof. Dr. Ruhi Ayangil’in sunumları ve Adana Konservatuvarı sanatçılarının dinletisiyle zenginleşti. Katılımcılara koro yönetimi, ses grupları ve makam bilgisi gibi konularda kapsamlı bilgiler sunuldu.
Prof. Dr. Ayangil, seminerin açılışında katılımcılara şöyle seslendi: “Değerli müzikseverler, bu seminerde koroyla topluluk arasındaki farkı net bir şekilde ayırabiliyor muyuz, bunu sorgulamak istiyoruz. Ancak, Türk müziğini sadece ‘Türk sanat müziği’ olarak değil, derinliklerine inerek ‘Türk makam müziği’ olarak ele almak istiyorum. Makam, bizim müziğimizin ruhunu yansıtan en önemli unsurlardan biridir.”
Ayangil, Adana'daki 17 korodan oluşan federasyonun varlığını "müthiş bir durum" olarak tanımlayarak, “Bu, Türk müziği açısından son derece değerli bir zenginlik. Müzik topluluklarının varlığı, kültürel mirasımızı yaşatmak için elzemdir. Hep birlikte bu zenginliği keşfetmek ve geleceğe taşımak için buradayız,” dedi.
Dinleyicilere hitap ederken, “Bir koro eğitim semineri ve topluluk semineri düzenlemeyi istiyoruz. Müzik, yalnızca bir sanat dalı değil, aynı zamanda bir topluluk oluşturma aracıdır. Birlikte, bu deneyimi paylaşarak yeni ufuklar açabiliriz,” diye ekledi.
Dinleyicilerin merakla beklediği müzik dinletisi, Prof. Dr. Ayangil’in etkileyici konuşmasının ardından Adana Konservatuvarı’nın değerli saz sanatçıları ve koristlerinin performansıyla devam etti. Bu özel dinletide, Türk makam müziğinin zenginliği ve çeşitliliği katılımcılara sunuldu.
İki gün boyunca, müziğin yalnızca bir sanat dalı değil, aynı zamanda bir kültür ve topluluk oluşturma aracı olduğu vurgulandı. Türk müziği tutkunları için bu seminer, hem bilgi edinme hem de ilham alma açısından eşsiz bir fırsat sundu. Katılımcılar, Türk müziğinin büyülü yolculuğuna katılma fırsatı buldu.