Ancak Türkiye, Avrupa ülkeleri arasında diyabet sıklığının en yüksek olduğu ülke olarak dikkat çekiyor. Ülkemizde, 9 milyonun üzerinde diyabet hastası bulunduğu tahmin ediliyor.
Diyabet, genellikle insülin üretiminin yetersizliği ya da insülinin etkisiz kullanımı sonucu vücutta yüksek kan şekeri seviyeleri ile kendini gösteren bir hastalık. Her geçen yıl artan diyabet vakaları, toplum sağlığı açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor. Uzmanlar, diyabetin önlenmesi ve yönetilmesi için sağlıklı yaşam alışkanlıkları, düzenli egzersiz ve dengeli beslenmenin önemine vurgu yapıyor.
Dünya Diyabet Günü, diyabet hastalığına dikkat çekmek ve bu hastalıkla yaşayan bireylerin yaşam kalitesini artırmak için dünya genelinde çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Bugün, ayrıca diyabetin erken teşhisi ve tedavi yolları hakkında halkı bilgilendirme fırsatı sunuyor.
42 yaşındaki Filiz Ö., diyabet hastalığıyla mücadele edenlerden biri. Hastalığını öğrendiği zamandan beri yaşam tarzında köklü değişiklikler yapmaya başladığını belirtiyor: “Beslenmeme ve hareketlerime daha dikkat ediyorum. Şekerimi kontrol altında tutmak için ilaçlarımı düzenli kullanıyor ve beslenmeme özen gösteriyorum. Diyabetin benim için bir engel olmadığını, doğru tedavi ve dikkatle yaşam kalitemin yüksek olduğunu fark ettim.”
Türkiye’de, erken teşhis ve yaşam tarzı değişiklikleriyle diyabetin kontrol altına alınması mümkün. Ancak bunun için toplumsal farkındalığın artırılması ve diyabetin yönetilmesi konusunda daha fazla eğitim verilmesi gerektiği belirtiliyor.