Yılbaşı sofrasında, abartıya kaçılmadan daha sade bir sofra hazırlanması gerektiğine dikkat çeken Yaşar Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Eylem Ezgi Fadıloğlu, "Yapılan bu kutlama hazırlıklarının faturasının sadece harcama yapan kişiye değil dünyamıza da kesildiğinin farkında olmamız gerek "dedi. Fadıloğlu, "Yılbaşı akşamı israf edilmeyecek şekilde, taze ürünlerle hazırlanmış, lezzetli; ama porsiyonları küçültülmüş tabaklar hazırlanmalı, artan yiyecekler ertesi gün farklı tariflerle değerlendirilmeli" diye konuştu.
Gıda israfının önlenmesi çağrısında bulunan Dr. Eylem Ezgi Fadıloğlu, şunları söyledi:
"Gıdanın geleceğinin konuşulduğu şu günlerde mutfaklarda gıda israfı lezzetten daha fazla önem kazanmış ve menü planlamalarında sıfır atık konusu en önemli kısmı oluşturmuştur. Sıfır atık tariflere dayalı yemekler hazırlamamız gerekmektedir. Devir tasarruf devri olup taze ürünlerle hazırlanmış, lezzetli; ama porsiyonları küçültülmüş tabaklar çıkarma devridir. Bütçemize uygun, depolaması saklaması kolay ve her bir parçasını kullanabileceğimizi düşünerek gıdaları satın almalı ve hazırlık, pişirme ve saklama aşamalarında farklı teknikleri uygulama yollarını öğrenmeliyiz."
Alışverişe çıkarken, hazırlanan listeye sadık kalmaya özen gösterilmesi gerektiğini belirten Fadıloğlu, "Seçilecek ana yemek için alternatif olarak; hindi, tavuk ve et düşünüleceği için kişi başı porsiyon miktarı göz önüne alınmalı. Bir hindi veya tavuk yemeği için 150-200 gramlık bir porsiyonun bir kişi için yeterli olacağı düşünülerek hindi ve tavuk ihtiyacının karşılanabileceği bilinmeli ve et tercihinde eğer kemikli et tercih edilecekse kemiğin stok olarak kullanılabileceği de düşünülmeli" şeklinde aktardı.
Artan yiyecekler dönüştürülmeli
Yaşar Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Eylem Ezgi Fadıloğlu, şu önerilerde bulundu:
"Pırasa, kereviz gibi sebzeler, diğer sebzelere oranla daha fazla atığı olan gıdalar grubunda yer alıyor. Pırasanın yeşilliklerinden ve kerevizin saplarından salata yapılabilir veya sebze artıklarını değişik soslarda kullanabilir ve lezzetli çorbalar yapılabilir. Kalan sebzelerden mücver yapabilir. Soyduğunuz patateslerin soyduğunuz kabuklarını; tuz, karabiber ve istediğiniz baharatları ekleyerek cips yapabilirsiniz. Kalan ekmekleri küp küp doğrayarak fırında kıtır hale getirebilir ve hazırladığınız krutonları çorbayla tüketebilir, sarımsaklı ekmekler hazırlayabilir veya ufalayarak köfte harcının içine ekleyebilirsiniz. Dilerseniz hazırlanan bu kıtır ekmeklerin üzerine kıymalı veya domatesli bir sos dökerek papara yemeği, artan pilavdan yayla çorbası, bulgur pilavından ise ezogelin çorbasını yapabilirsiniz. Kalan peynirler eritilerek peynir fondü yapılabilir veya ezilerek peynir topları yapılarak tüketilebilirler. Böyle kutlamalı günlerde alınan yiyeceklerin pişirilmeden önce ve sonra buzdolabında saklanması hususu da mutfakta israfı önlemek açısından önem arz etmektedir. Bu anlamda kalan pişmiş etlerin, sebzelerin, sosların ve keklerin dondurulabileceğini unutmamalı ve doğru saklama kaplarına konularak dondurulmalı."