Ülke olarak övünebildiğimiz ender sektörlerden birisi de dizi sektörü şüphesiz. Sinema pazarının kısmen çöküşe geçtiği yüzyılın bu çeyreğinde hem internet platformları hem de televizyon kanallarında tabiri caizse dizi patlaması yaşanıyor. Televizyon eskiden beri akşam eğlencemizin bir parçası olmuştu ta ki 2010’lu yılların başlarına kadar... Şu sıralar ise online dizi platformları biraz televizyon dizi kanallarını gölgede bırakır gibi oldu, ama çoğu evde her akşam televizyon başında dizi bağımlılığımız tam gaz devam ediyor.

Ne yazık ki son zamanlarda Türk televizyon dizilerinin hiçbir şekilde bizim kültürümüze, yaşantı ve inançlarımıza uymadığını hayretle takip ediyorum. Farklı yaşantıların özendirilmeye çalışıldığı, yasak aşkların, ihanetlerin ve boşanmaların ince ince bir proje gibi günlük hayatımıza yerleştirilmeye çalışıldığı bir dönemden geçiyoruz.Oysa ki 90’lı yıllarda hayatımıza giren  ve temasında aile birliği ve bütünleştiriliciliği olan o güzelim diziler hiç böyle değildi.Bizimkiler,Süper Baba,Mahallenin Muhtarları,Tatlı Hayat  gibi diziler,yaşlı-çocuk demeden her yaştan izleyici kitlesini büyük bir hevesle ekran başına toplardı.Şimdi ise diziler 7 yaş üstü,13 yaş üstü gibi kısıtlamalarla belirli bir kitleye hitap ediyor.Çocukların gözlerini kapatalım derken bir bakmışsın kendi gözlerimiz dalıp gitmiş.

Kavgalara, sinir krizlerine, silahlı çatışmalara, zenginliği sembolize eden şaşalı hayatlara,lüks ev ve arabalara,kaslı erkeklere ,makyaj ve estetikten her biri birbirine benzeyen güzel diye adlandırdığımız bayan oyunculara dalıp giderken reklamlar olunca ancak ayıkıyoruz,dönüyoruz gerçek yaşamımıza.Yani bir başka deyişle son zamanlarda bize ait olmayan yaşantılar izletiliyor bizlere.O dizilerde gösterildiği gibi yaşamıyoruz hiç birimiz.Olumlu  ya da olumsuz kanallar vasıtasıyla verilen ve özellikle çocuklarımızın küçük yaşta beynine kazınan subliminal mesajları da unutmamak gerek.Bir nevi zihin zehirlenmesi diyorum ben buna...

Sadece çocukları uzak tutmak yetmez, biraz seçici davranmanızın vakti gelmedi mi hala? Her akşam gözümüze dayatılan gerçekten uzak, abuk sabuk dizileri izlemek zorunda değilsiniz.