Adana’nın tarihi Saydam Caddesi’nden başlayıp Obalar Caddesi’ne kadar uzanan yol, bitkiler, doğal sabunlar ve tütsü kokularıyla adeta bir pazar yerine dönüşmüş durumda. Bu cadde boyunca adım başı karşılaşılan çerçiler, eski şifa geleneklerini günümüze taşıyor. Kış mevsimi yaklaşırken tezgâhlar daha da zenginleşiyor; özellikle şifalı bitkiler, doğal ürünler ve tütsüler büyük ilgi görüyor.
Bu cadde üzerinde dolaşan Ali B., kış hazırlığı yaparken özellikle kekik ve ıhlamur satın aldığını belirtti. Kış aylarında bu bitkilerin çok tercih edildiğini vurgulayan Ali B., “Kışın insanlar genellikle doğal şifaya yöneliyor, ben de çocuklarımı doğal bitkilere yönlendirmeye çalışıyorum" dedi. "Kekik solunum yolları için çok faydalı, ıhlamur ise soğuk algınlığına karşı birebir. Kışın vazgeçilmez çaylarımız arasında” diye ekledi.
Saydam Caddesi’ndeki çerçilerin sattığı ürünler yalnızca şifalı bitkilerle sınırlı değildi. Tütsü ve bahur kültürü de bu caddenin vazgeçilmeziydi. Bahur, genellikle özel günlerde ve ev temizliğinde kullanılan bir tütsüydü. Ali B. bu konuda da görüşlerini dile getirdi: “Bahur, Ortadoğu kökenli eski bir gelenek. Evde huzurlu bir atmosfer yaratmak ve negatif enerjiyi temizlemek için kullanılır. Kendimi bildim bileli evimizde hep bahur yakarız.”
Ayrıca, meyan kökü bu caddenin simgelerinden biri olarak ön plana çıkıyordu. Ali B., meyan kökünün faydalarını şu sözlerle dile getirdi: “Meyan kökü, hem çay olarak içilir hem de şerbeti yapılır. Çarşıda çok sayıda meyan kökü şerbeti satıcısı vardır; bu, Adana’nın bir kültürü haline gelmiştir. Ayrıca boğaz ağrılarına ve soğuk algınlığına iyi gelir, sindirim sistemini de rahatlatır.”
Adana’nın bu tarihi caddeleri, kışın şifalı bitkiler ve tütsülerle dolup taşarken, meyan kökünün nostaljik tadı da alışveriş yapanların vazgeçilmezi olmaya devam ediyor.