Güneş ışınlarının cilde verebileceği zarara dikkat çeken Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, güneş ışınlarının zararlı etkileri arasında güneş yanıkları, ciltte erken yaşlanma, fotoalerji, cilt kanseri ve vücudun sıvı-mineral dengesindeki bozukluklar yer aldığını belirterek 3 "Ayrıca, ultraviyole ışınlarına maruz kalan bölgelerde koyu sarı veya kahverengi "güneşlekeleri" meydana gelebilmektedir. Güneş ışınlarına maruz kaldıkça bu lekeler daha koyulaşıp netleşiyor. Genellikle 5 ila 10 minimetre çapında olan bu lekeler, açık tenli, sarışın kişilerde ve yaşlılarda daha sık görülür. Ciltte gerginliği sağlayan ve yaşla azalan "tip I ve III kolajen" adlı proteinler, güneş ışınlarının etkisiyle azalır ve böylece ciltte kırışıklıklar ve erken yaşlanma meydana gelir. Bu nedenle amacımız, güneş ışığından yararlanırken yan etkilerine maruz kalmadan korunabilmektir” dedi.

“UVB ışınlarına karşı birlikte koruma sağlayan güneş kremleri tercih edilmelidir”

Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Zekai Kutlubay ise, “UVA, UV ışınlarının yüzde 90-99’unu oluşturur ve güneş yanığı oluşturma potansiyeli UVB’ye kıyasla 600-1000 kat daha azdır. Ancak derinin daha derin katlarına geçebildiğinden dolayı kollajen-elastin liflerinde daha fazla yıkım yaparak erken cilt yaşlanmasına, kırışıklık ve yaşlanma belirtilerinin ortaya çıkmasına etkili olur. UVA ışınları camdan geçebilir ve saat, mevsim veya coğrafi enlem farklılıkları gözetmeksizin etkili olabilir. UVB ışınları ise güneş yanığının asıl sorumlusudur. Ozon tabakası, UVB’nin büyük bir kısmını ve daha tehlikeli olan UVC’nin neredeyse tamamını emebilmektedir. Bununla birlikte, UVB ışınlarının yüzde 5’i yeryüzüne ulaşır. UVB ışınlarının DNA yapısı üzerinde zararlı etkileri nedeniyle güçlü karsinojenik ve erken yaşlanmaya neden olma özellikleri bulunmaktadır. Bu nedenlerle, UVA ve UVB ışınlarına karşı birlikte koruma sağlayan güneş kremleri tercih edilmelidir” diye konuştu.

Kaynak: iha