Eski toplumlarda milletler cana kast edildiğinde şehirler zapt edildiğinde ülkelerin bütünlüğü bozulacağı insanların zor durumda kalacağı anlaşıldığında savaş kararları verilirdi. Çok zor durumlarda ve çok mecbur kalınan durumlar sonucunda savaşlar olurdu Maalesef günümüzde sadece tehdit olarak görülen en ufak olaylar bile savaş sebebi sayılır oldu. İnsanların çıkarları söz konusu olduğunda şehirler alev alır oldu.
Buna o kadar üzülüyorum ki size anlatamam. Bir ülke savaşı yaşıyorsa eğer o ülkenin kadınları, çocukları, yaşlıları, gençleri, kısacası her kesimi savaşı iliklerine kadar yaşıyor. Ülkeler karar verdiğinde boyutlarının ne olacağını düşünemeyecekleri kadar büyük olayların büyük felaketlerin içine sürükleniyorlar.
Hep diyoruz bunu: Keşke savaşlar hiç olmasa insanlar ölmese sakat kalmasa savaşlar sonucundaki ekonomik krizleri ve bitmeyen hastalıkları yaşamasalar ne güzel olurdu. Masum insanlar zarar görmeseydi ekonomiler yine iyi kötü devam etseydi. Bu cümleler hep savaş sonrası konuşulan artık klişe olan sözler demetine dönüştü maalesef.
Hayat keşke her şeyin konuşularak halledildiği insanların hoşgörü ve sükunet içinde yaşadığı toplumların refah seviyeleriyle yükseldiği sanatla var olduğu geliştiği büyüdüğü bir cennet olsa. Hepimizin en büyük dileği bu. Bu saatten sonra ne olur ne kadarını başarırlar bilemiyorum ama umarım artık çocuklar ölmez
En başta çocukların zarar görmediği daha çok güldüğü endişelenmediği özgürce sokaklarda dolaşabildiği oynayabildiği kendine savunabildiği okuyabildiği fikirlerini söyleyebildiği daha iyi eğitim alıp daha iyi sağlık şartlarından faydalanabildiği zamanların gelmesini tüm kalbimle istiyorum.
Sağlıcakla kalın. Haftaya görüşmek üzere