Adana'da 2-6 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen TEKNOFEST, milli teknoloji hamlesinin en güçlü temsilcilerinden biri olarak bir kez daha büyük bir ilgiyle karşılandı. TEKNOFEST, sadece teknolojik gelişmeleri sergilemekle kalmadı, aynı zamanda gençlerin yeteneklerini ortaya çıkarmaları için de önemli bir platform oldu. Birçok genç, burada geliştirdikleri projelerle dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla daha da anlam kazanan etkinlik, Türkiye'nin teknoloji ve savunma sanayisindeki bağımsızlık mücadelesinin sembolü haline geldi. Özellikle gençlerin katılımı ve projelere olan ilgisi, ülkemizin teknolojideki gücünün artarak devam edeceğinin önemli bir göstergesiydi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmada Adana Şakirpaşa Havalimanı'nın stratejik öneminin giderek artacağını vurguladı ve buranın ülkemizin savunma ve güvenlik konularında daha etkin görevler üstleneceğini belirtti. Ben de TEKNOFEST'ten önceki bir köşe yazımda, Şakirpaşa Havalimanı'nın bu tür organizasyonlarla daha fazla öne çıkması gerektiğini dile getirmiştim ve Erdoğan'ın açıklamaları bu düşüncelerimi teyit etti. Adana’nın yöneticilerine düşen en büyük görev Cumhurbaşkanı’nın sözlerinin hayata geçirilmesini sağlayacak adımlar atmasıdır. Bunu yapmadıkları halde bütün vebal onların omuzlarındadır.
Organizasyon sırasında ufak tefek sorunlar da yaşandı. Saatlerce etkinlik alanına giremeyen veya çıkmakta zorluk yaşayan birçok katılımcı oldu. Basın mensupları ciddi problemler yaşadı. Görevliler ne yapacağını bilmez durumdaydı ancak bu tür büyük etkinliklerde bu tip aksaklıkların olabileceğini unutmamak gerek. Önemli olan, yaşanan yoğunluğun ve ilginin, Adana'nın bu tür organizasyonlarda daha fazla yer alması gerektiğini bir kez daha göstermesiydi. Adanalıların yoğun katılımı, TEKNOFEST’in bu şehirde ne kadar sevildiğinin ve desteklendiğinin en büyük kanıtı oldu.
Bayraktar ailesi ise bu büyük hamlenin en önemli figürlerinden biri olarak festivalde ön plandaydı. Selçuk Bayraktar ve ekibi, Türkiye'nin savunma sanayiinde gerçekleştirdikleri devrim niteliğindeki çalışmalarla ülkemizi gururlandırmaya devam ediyor. İnsansız hava araçları (İHA) ve silahlı insansız hava araçları (SİHA) projeleri, Bakar’ın kararlılığı ve vizyonu sayesinde dünya çapında bir başarıya ulaştı. Bu başarılar, sadece savunma sanayiinde değil, aynı zamanda teknolojik bağımsızlık anlamında da büyük bir adım olarak karşımıza çıkıyor. Bayraktar ailesi başta olmak üzere, bu büyük başarıda emeği geçen tüm bilim insanları, mühendisler ve teknik personelleri, yarışmalara katılan öğrencileri ve bu muhteşem organizasyona en güzel şekilde ev sahipliği yapan Adanalıları tebrik ediyorum.
TEKNOFEST gibi etkinlikler, sadece teknoloji ve savunma sanayiinde değil, gençlerimizin hayal gücünü ve üretkenliğini harekete geçiren önemli adımların atılmasını da sağlıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da vurguladığı gibi, gençlerimizin yerli ve milli teknolojilerle Türkiye'nin geleceğine yön vereceğine olan inancım tamdır. Gençler, bu ülkede hayallerini gerçekleştirmek için her türlü imkana sahipler ve bu festivaller onların ilham kaynağı oluyor.
Adana, TEKNOFEST sayesinde bir kez daha Türkiye'nin gündemindeki yerini aldı. Bu başarı, şehrimizin potansiyelini ortaya koydu ve geleceğe dair umutlarımızı artırdı. İnanıyorum ki, Adana, bu tür etkinliklere daha sık ev sahipliği yapacak ve ülkemizin kalkınmasında önemli bir rol oynayacaktır. Burada Adana Valisi Yavuz Selim Köşker’e de bir paragraf açmam gerekiyor. Köşker atandığından bu yana sakin tavırları ancak akıllı dokunuşlarıyla kentte hem adli olayların azalmasını hem de Adana’nın daha güzel işlerle anılmasını sağladı. TEKNOFEST'in de bu kadar başarılı olmasının kahramanlarından birisi de Vali Köşker’dir.
Sonuç olarak, Adana'da gerçekleştirilen bu muhteşem organizasyon, bir yandan şehrimizin önemini artırırken, diğer yandan da Türkiye'nin geleceğine ışık tutuyor. TEKNOFEST, sadece bir festival değil, aynı zamanda bir vizyonun, bir hedefin somutlaşmış halidir. TEKNOFEST'in ardından, Adana'nın bu tür etkinliklerde daha fazla yer alması gerektiğine olan inancım güçlendi.
Gelecek yıllarda, şehrimizde daha büyük ve kapsamlı organizasyonlara ev sahipliği yapacak altyapının oluşturulması, Adana'nın ulusal ve uluslararası alandaki rolünü pekiştirecektir. Bu vizyon, Türkiye'yi dünyanın en önemli teknoloji üreten ülkelerinden biri haline getirecektir. İnanıyorum ki, bu hedefimize ulaşacağız. Çünkü gençlerimiz, bilim insanlarımız ve mühendislerimiz, bu hedef için gece gündüz çalışıyor.
