Yerel seçimler yaklaşadursun belediye başkanlığı ve muhtarlık koltuğu için rekabete girecek olan aday sayılarını artık hafızamızda tutamaz olduk. Abartmıyorum ama küçücük bir mahalleden on küsur muhtar adayı var, hatta kimileri de kapı komşusu. Ana caddeye çıktığınızda üçlü beşli gruplar halinde takım elbiseli, kravatlı, milletvekili edasıyla esnafları gezen, tokalaşan belediye başkan adaylarını da söylemeden geçemeyeceğim. Ki çoğuyla vatandaş tokalaşırken tanışıyor.

  Biraz daha arka caddelere, kenar çıkmaz sokaklara doğru kaydığınızda ise delik deşik yollar, sönük ve sinik yapılar, hayat pahalılığı insanın yüzüne acımasızca çarpıveriyor. Hava karardıktan sonra sokakların güvenliği ise Allaha emanet… Çözüme kavuşturulamayan meselelerin, kavuşturulabilenlere nazaran kat be kat fazla olması yerel seçimler öncesi bilmem ne kadar dikkatinizi çekebiliyor.

  Süslü ve işlek caddelerin güvenliğini kalabalıkla, kameralarla ya da devriye gezen kolluk kuvvetleriyle sağlayabiliyoruz ama yolunuz biraz sakin, kuytu bir sokağa düştüğünüzde iki tehlikeye maruz kalma şansınız çok yüksek. Birincisi herkesin de bildiği, güvenlik birimlerinin yıllardır mücadele ettiği ve hiç kimsenin çözümü için kamuoyu yaratma çabasına girmediği uyuşturucu çeteleri… En azından kafada herkesin mücadele ettiği bir mesele. Diğeri ise taze, yeni bir mesele; arka sokaklarda gün geçtikçe sayıları artan ve korku salmaya başlayan sokak köpekleri.

  İş öyle bir hale geldi ki; ’’Çocuklar da ölebilir, trafik kazasında da ölebilirdi, her gün bir sürü çocuk ölüyor.’’ gibi nahoş laflar ediliyor. Ufacık bir okul öğrencisinin köpek diyemeyeceğim artık, vahşi hayvanlar tarafından parçalanarak ölmesini nasıl bir vicdanla makulleştirebildik? Vahşileşmiş bir köpek sürüsü için,’’onlar da candır’’ diyerek bir vicdan pazarı oluşturmak aymazlığın son noktası.

  Böylesine bir sorumsuzluk görmezden gelinmemeli. Sokakların güvenliğini insanlara hazır hale getiremeyen siyasi ya da idari birimler, belediyeler kimler varsa bu vicdan sızlatan meselenin hesabını vermeliler. Güvenli sitelerde, lüks rezidanslarda oturup, sokak köşelerine et, mama vs… Bırakarak  beslediğimiz köpeklerin sayısındaki patlama, meseleyi kangrene dönüştürmek üzere.

  5996 sayılı yasada değişim artık şart…