Bu yazıma başlık olarak seçtiğim cümleyi içinizde kurmayan var mı? Nasıl olsun ki? Hepimiz görüyoruz. Seçim dönemi olduğunda merkezi hükümet de yerel yönetimler de rüyalarında aksakallı dede görmüş de halkın sıkıntılarını çözme emri almışlar gibi herkese bir mavi boncuk dağıtıyorlar.
Sanki sihirli bir değnek değmiş ya da lambadan cin çıkmış da yöneticilerimize; "Dile benden ne dilersen" demiş gibi her bölgede bir hizmet yarışına giriliveriyor. Eski borçlar siliniyor. Yeni ayrıcalıklar, imtiyazlar açıklanıyor ve daha sayamadığımız neler neler vatandaşların önüne seriliyor.
Hadi ülkenin her köşesini ve merkezi hükümeti bir kenara bırakalım da kendi şehrimize ve ilçelerimize bakalım;
Adana Büyükşehir Belediyesi’nden başlayalım. Geçtiğimiz gün Başkan Zeydan Karalar; "Adana’da hizmet girmeyen köy kalmadı" diyordu. İnşallah hizmetten kastı köylere tabela asmak ya da çöp konteynerı koymak değildir.
Bu cümleleri asla eleştirmek için yazmıyorum. Kırsalda yaşayanlar merkezdekilerden şanslı ise eğer hizmet konusunda elbette kıskanmıyorum. Hayatımın hiçbir dönümünde; "Bende yoksa başkasında da olmasın" anlayışını benimsemedim. O yüzden bizim şehrin göbeğinde hiç görmediğimiz hizmetleri Tufanbeyli’nin Pekmezli köyü sakinleri görüyorsa ne mutlu onlara…
Samimi olarak söylemem lazım ki Zeydan Karalar’ın Seyhan’daki 5 yıllık hizmetsizlik dönemine rağmen Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde efsane işler yapacağını düşünüyordum. Gerçekten bunu da çok isterdim. Belki de bu hayal kırıklığımın bir yansımasıdır yazılarımda sürekli Zeydan Başkanı eleştirmem.
Eğer seçim dönemi olmasa bu hayal kırıklıklarımız daha da artacaktı belki ama Allah’tan 4,5 yıl yatan belediye başkanları hizmet diye bir olgunun varlığını hatırladı.
Her ilçede hummalı çalışmalar var. Bazıları boylarından bile büyük işlere kalkışmış durumdalar. "Beni yeniden seçerseniz bu işler biter" demek istiyorlar. Halbuki bugün belki de benden başka hiçbir gazetecinin adını bile anmadığı benim de çok hayırla yad etmediğim Aytaç Durak bu işlerin piri idi. Bir dönem ekmekle, bir dönem otobüsle, bir dönem metro ile tehdit edip milleti alırdı seçimleri. Sonuç ne oldu?
Eşinin ailesinden zengin (!) Aytaç Başkan bugün kendi halinde bir yaşam sürerken her seçim döneminde siyaseten bir köşe kapma derdi ile uğraşıyor. Tavsiyeleri, açıklamaları kimsenin umurunda değil.
Şimdiki başkanların en iyi örneğidir aslında Sayın Durak anlayabilene. Yeni dönemde kimin nereden başkan adayı olacağı önümüzdeki günlerde belli olacak. Bazı isimler kendileri için sürpriz bölgelerle ilgili sinyal vermeye başladılar bile. Bazıları da oldukları yerde yeniden devam etmek istiyorlar. Bununla birlikte her dönemin kronik adayları ile siyasetin parlayan yeni yıldızları da sahneye çıkmak üzere hazırlanıyorlar.
Tüm bunlarla ilgili kulis bilgilerini, kimin ne yapabileceğini, kimin nereden aday olabileceğini ve başarı şanslarını elbet yazacağım ancak şimdiden bir şey yazdığımızda yanlış anlaşılabilir. Hiç acele etmeyin. Ben inanıyorum yeni dönemde Adana için güzel isimler, güzel işler yapmak üzere iş başına gelecektir.
NEYİ BEKLİYORLAR?
Genel seçimlerin üzerinden bir hayli zaman geçti. Yeni Bakanlarımız koltuklarına oturdu, yakın çalışma arkadaşlarını ve ekibini oluşturdu ama başta adana olmak üzere birçok ilde hala sıkıntılar var.
Bazı il müdürlüklerinde baştaki isimler yerinde kalıp kalmayacağını bilmediği için ciddi bir işe girişemiyor bazılarını ise görevden alınma korkusu sarmış.
Bazı kurumlarda ise işler daha vahim. Sadece Adana’nın değil Türkiye’nin de en büyük ilçelerinden birisi olan ve birçok ilden büyük nüfusu olan Seyhan’da eğitim başı boş. İlçe Milli Eğitim Müdürü’nün Şırnak’a il müdürü olarak atanmasından sonra aylar geçti ama Seyhan’a hala bir müdür atanamadı. Oradan yükselen pis kokular bir gün basına düşse zaten birçoğunun sokağa çıkacak yüzü de kalmayacak.
Daha çok şey sayarız da kurumlarımızı yıpratmak kimseye bir fayda vermez. Hele şu değişiklikler bir yapılsın da ondan sonra yeni gelenlere eksiklikleri anlattığımız yazılar yazarız.
Yazının ilk başında da belirttiğim gibi. Yerel yönetimlerin de Merkezi Hükümetin de maalesef ne yaptığını anlamak zor. Sadece seçim dönemlerinde bir görünürler. Sonra… Sonrası hepinizin malumu…
O yüzden boşuna demiyoruz; Keşke her yıl seçim olsa…