Yarın yeni bir bayramı daha yaşayacağız. 
Bir yığın iyi dilek, saygı, sevgi, barış, vatanın birliği, huzurundan söz eden demeçler duyacağız. Tıpkı öncekiler gibi.. Bende mutluluk ve sevgiyi yüreğinde yaşayan ve yaşatanlara iyi bayramlar diliyorum…Merhum Barış Manço’nun “Bugün bayram, erken kalkın çocuklar” demesi gibi….Sadece iyi giyecek çocuklara kaldı bayram, kurban kesecek 10 – 20 bin TL verecek ve fakire, ihtiyaç sahibine yardım edecek, kişiler maalesef azaldı; dostlar…
Geçen hafta ekonomik koordinasyon kurulu toplantısında ortak akıldan söz edildi. Türkiye’nin yararına olacağı söylenerek, politika faizi 15’e yükseltildi.  Ortak akıl çok güzelde, kazancında ortak paylaşılması, adil dağıtımdan neden hiç söz edilmez ki.. Velhasıl, Türkiye Birleşmiş Milletler (BM) İnsani Gelişme Endeksi raporunda 191 ülke arasında 48. sırada yer aldığı rapor edilmiş. Türkiye’nin birçok alanda ilk 20’de olması dikkate alındığında daha çok çalışmamız ve eğitim kalitemizi ve insanımızın bilinç düzeyini yukarıya taşımamız gerekiyorken, bir çok belediye eğlenceyle bayramı kutluyor !  Ekonomik, sosyal ve gelişmişlik alanında yıllardır söylenen ilk yirmi ülke arasının yanında bile değiliz, uzağız. Ve döviz yükseltilerek yabancılar için bir ucuz fırsat ülke,  Turist cenneti olurken; kendi ülkemizin insanı kunta kinte olacak. Hizmette, gıdada, giyimde ve sağlık sektöründe de ucuz olan ülkemize birçok ülkeden insanlar gelmeye başladı. Onlar bozdurdukları 2-5 bin dolarla  deyim yerindeyse, krallar gibi yaşarken bizim işçiler 11 bin 400 TL asgari ücretle, bir kısmı 12 saat , bir kısmı da  SGK’sız çalışarak, 1800’lü yıllarda yaşanan köle düzenini akla getiriyor. Bir işçi kardeşim “ O da akşama kadar çalışıp karnını doyuruyordu, bizde bugün aynı koşullara yakın hayatı sürdürüyoruz. Tek tesellimiz adımız köle değil İŞÇİ. Bugün evinden uzakta, 5-10 dolara çalışanlar var, bu adil mi?
KONUT ÇÖZÜM BEKLİYOR
Dünya ekonomisini elinde tutanlar savaşsız bir dünya istemez. Bugün Rusya-Ukrayna, Çin-Tayvan gibi ülkelerde çatışmalar çıkarmak, küresel piyasada silah satmaktan, finans dünyasında “coin” işiyle uğraşanlara kadar uzanıyor. Alt yapısı teminatlara dayanmayan, belgeleri para karşılığı elde eden bazı şirketler “coin” üzerinden para kazanıyor, kıtalar arası para taşıyor, para aklıyorlar. Bunlar binlerce ülkenin ajanlarının bilgilerine göre hareket ediyorlar.
İç piyasada yapılan faiz artışı kararı (%15 yükseldi) beklenin altında kalınca, dövizin yükselmesine engel olamadı. TCMB kademeli artışı seçtiğini duyurdu.
Bu faizlerin yükselmesini, tüketimin kısılmasını getirecektir. Konut kredisi yüksek olunca alıcı zorlanacaktır. Konut, gelir seviyesi yüksek olan alıcıların hakim olduğu piyasa modelinden çıkarılmalı, gerçekten konuta ihtiyacı olanlara çözüm olacak şekilde düzenleme getirilmelidir. Barınma ihtiyacı olana ucuz kredi tahsis edilmeli, sosyal projelerin önü açılmalıdır. Devletin bu işi iyi denetleyerek, kendi arsalarına adil bir şekilde konut yapması piyasayı rahatlatır. Ancak bu günkü koşullar devam eder, konut yatırım aracı olarak görülür ise artan inşaat maliyetleri sektörü yavaşlatacaktır. Asgari ücretli, dar gelirli büyük kesim konuta erişemez.  Bu sektörde bazı firmaların ayıklanmasına neden olabilir.