Yok arkadaş! Bu ülkeye huzur, sükunet vallahi haram, tillahi haram. Tam bu mübarek Ramazan ayını sakin, huzurlu, maneviyatı yüksek değerlerde geçireceğiz derken, geçmişin mola veren gerilim filmleri yeniden çekilmeye başladı. Geçim derdi, ekonomik sıkıntılar, yetmeyen maaşlar artık ülkenin rutin meseleleri olmuşken, kenarda bekletilen pimi çekilmeye hazır bombalar birbiri ardına patlatılmaya başlanınca, ister istemez diğer rutin meselelere şükretmek zorunda kalıyorsunuz.
Bu ülke, eylemlere sokakların yağma edildiği, çok canın dar ağacına götürüldüğü, faili meçhullerin sıkça yaşandığı, dış destekli çıkarılan sert kaoslarla nice hükümetlerin devrildiği sert süreçler yaşadı. Yetmedi, belirli aralıklarla yaratılan suni ekonomik krizlerle elleri kolları zincirlendi, yıllarca IMF’ye boyun eğdi. 1994 ve 2001 krizlerini, Gezi Parkı olaylarını, FETÖ kalkışmasını daha sindiremedi bu ülke.
Bu sefer de belediye başkanı ve kurmayları gözaltına alınıp tutuklanıyor, muhalefet parti başkanı insanları sokaklara salıyor. Zaten tansiyonu yüksek bir ülkeyiz, herkes patlamaya hazır bomba gibi sokaklarda. Polislerle gençler karşı karşıya gelmiş, ellerde sopalar, taşlar, yetmiyormuş gibi bir de asitli, yakıcı maddeler. Taşlar yerinde durmuyor, sular durulmuyor ve gerilim ne yazık ki ayyuka çıkıyor. İktidar ve muhalefet, gerilimi azaltmakta ve önlemekte biçare kaldı, bir taraf gençleri sokağa fırlattı, diğer taraf ise karşısına polisleri dikti.
Medyaya akıtılan paralar, bir anda zenginleşen siyasiler, mantar gibi bir gecede kurulan şirketleri içinde barındıran bu kirli çark, maalesef her partinin aktörlerini girdabına çekiyor. Toplumun her kesiminden insanı, dindarını, sağcısını, solcusunu cezbeden bu kirli paralar bu kadar mı tatlı? Kesesini, kasasını dolduran, bu uğurda karşılaştığı her şeyi talan etmeye çalışan, açgözlü bir siyaset nesli türedi. Bu ülkede artık siyaset bitmiştir, kirlenmek istemeyen uzak durmalıdır.
Ne eğrisi eğri, ne doğrusu doğru, uzayıp gidiyor. Lakin olan güzel ülkeme ve insanlarına oluyor, bölmek, ayırmak ve kutuplaştırmak o kadar kolay ki daha şimdiden üç beş gruba ayrılmışız, televizyonda, sosyal medyada atışmalar, kavgalar gırla… Gençleri savunanlar ile polisi destekleyenler, İmamoğlu’na destek yürüyüşüne çıkanlar ile hukuka, yargıya dolayısıyla iktidara sahip çıkanların kavgasıyla geçecek gibi görünüyor bayram arifemiz.